"TEKMELER; HUKUK DEVLETİNE, YARGIYA ATILMIŞTIR."

TBMM'nin adında  " Adalet"  olan komisyonunda  son yaşanan olayları   hukukla , adaletle ve  akılla izah etmek mümkün değildir. İktidarın ,  HSYK ile ilgili  yapmayı  düşündüğü  son yasal düzenlemeler  Anayasa'ya, kuvvetler ayrılığına , hukuk devletine , yargı bağımsızlığına  açıkça aykırıdır. Bunu  komisyonda dile getiren  muhalefete karşı sergilenen tutum ve davranışı kabul etmek mümkün değildir.

Anayasa'ya bağlı kalacaklarına  dair yemin eden milletvekillerinin  bu aykırılığın hiç kimse tarafından  dile getirilmesine, tartışılmasına  dahi izin vermemeleri  ve tekmelerle Yargı -Sen Genel Başkanı ve bir yargıç olan  Sayın Ömer Faruk EMİNAĞAOĞLU'na  saldırmaları   çok düşündürücüdür. " Tekmeler ;   Hukuk Devletine, Yargıya Atılmıştır"

İktidar kanadı , sayısal çoğunluğuna güvenerek , ne pahasına olursa olsun ( tekme, tokatla, kavgayla ) bu yasayı geçireceğiz düşüncesindedir. Kamuoyundaki algı , alınan talimatın bu şekilde  olduğu ve  17 Aralık  soruşturmalarının sonuçsuz kalması için  Emniyet'in dizayn edildiği sıranın Yargı'da   olduğudur.

HSYK'nın yapısında  Adalet Bakanı ve Müsteşar olduğu sürece  Yargı Bağımsızlığından söz edilemeyeceğinden  mevcut ve  geçmişteki yapıya hep karşı çıktık ve eleştirdik. Bu görüşümüzde değişiklik yoktur.   Ama  iktidara , HSYK'nın  zaten bağımlı olan mevcut yapısı  bile yetmiyor. "Yasama ve yürütme de biziz" açıklaması sonrası "elimde olsa HSYK'yı da yargılarım" açıklaması gelmişti. Komisyondaki tasarı yasalaşırsa HSYK gerçekten iktidar tarafından "yargılanmış" olacaktır. Böylece yasama ve yürütmenin yanında yargı da  tamamen iktidara bağlanmış olacaktır. İktidar "yargı da hesap vermeli" diyor. Bu yöntemle iktidar yargıdan hesap  sorma peşindedir. Oysa yargı iktidarın işlem ve eylemlerini denetler, bu bağlamda iktidardan  hesap sorar. Demokratik, çağdaş hukuk devletinde olması gereken budur.

Ama iktidar demokrasiyi  "seçimden ibaret ve bir araç" olarak görmektedir.Demokrasinin, bizatihi kendisini yok etmede, böylece rejimi değiştirmede araç olarak kullanılması çok çelişkilidir, ama tarihte örnekleri mevcuttur, elbette ibret vericidir.Türk Milletinin bu tehlikeli gidişi görmesi gerekmektedir.

Kuvvetler ayrılığının olmadığı yerde demokrasi olmaz, faşizm olur. Anayasa'yı fiilen ortadan kaldıracak olan bu tehlikeli gidişin durdurulması gerekmektedir. Bu sebeple  iktidar  milletvekillerine Anayasa'ya bağlı kalacaklarına dair ettikleri yemini,   keza sadece seçildikleri bölgenin değil tüm Ulusun  milletvekilleri olduğunu bir kez daha hatırlatıyor ve kendilerini  bu konuda sağduyuya ; hukukun , adaletin ve aklın sesine kulak vermeye  davet ediyoruz.

Kamuoyuna saygılarımızla.

Av.Rıza ÖZTEKİN

ESKİŞEHİR BAROSU BAŞKANI

Web Tasarım | Eskişehir Web Tasarım