13 ARALIK 2012 TARİHLİ BASIN AÇIKLAMASI

KAMUOYUNA

Bugünlerde görsel ve yazılı basına(yerel ve ulusal ) ,   internet ortamına “ ..Eskişehir Baro Başkanı Mahkeme Bastı..”   ya da  “ …Bastığı  iddia edildi…” şeklinde  gerçek  ve hukuk dışı haberler yansımış olup hiçbir şekilde kabul etmediğimiz bu haberler nedeniyle açıklama yapma zorunluluğu doğmuştur.

Tamamen  Avukatlık Yasasından kaynaklanan görevlerimizin  sonucu olarak  yapılan işlem ve eylemlerin “basma” olarak nitelendirilmesi  hukuksuzluktur. Türkiye’de hiçbir mahkemeyi hiç kimsenin basmak haddi olamaz. Hele konu avukatlar olunca böyle bir eylemin düşünülmesi bile mümkün değildir. Mahkemeler en yüce makamlardır. Ne şahsımın Baro Başkanı olarak ne de diğer meslektaşlarımın hiçbir şekilde bu nitelikte bir  işlem ve eylemi olmamıştır, olamaz da zaten.Buna en başta Eskişehir Barosu olarak izin vermemiz mümkün değildir.

Bu haberleri servis eden,  yazdıran  zihniyet Eskişehir Adliyesindeki  yargıç ve savcılarla avukatlar arasında  bir gerilim olduğu noktasında kamuoyunda bir kanaat oluşturmak istemektedir. Eskişehir Adliyesi avukatı, yargıcı , savcısı ve tüm personeli ile büyük bir yargı ailesidir  , birileri bu büyük ailede sorun olduğu izlenimi yaratma peşindedir,   Eskişehir Adliyesinde yargının kurucu unsurlarının temsilcileri ve diğer yargı çalışanları hep birlikte uyum içersinde adaletin tecellisini gerçekleştirmektedirler, bu uyumun bozulmasını  isteyen  zihniyetin gerçek dışı ve maksatlı olarak basına servis ettiği  haberler  gayesine ulaşamayacaktır. Buna Eskişehir Adliyesindeki  avukatlar, yargıçlar , savcılar ve yargı hizmetine yardımcı olan diğer tüm personel  asla izin vermeyecektir.  

1136 sayılı Avukatlık Yasamızın  1.maddesinde  “….avukatların yargının kurucu unsurlarından olan bağımsız savunmayı serbestçe temsil edecekleri…” düzenlenmiştir.   Bu maddenin gereği olarak avukatın bağımsız savunma  yapmasının engellenmesi mümkün değildir. Çünkü savunma ancak ve ancak bağımsız  olursa anlam kazanabilir. Yasada dikkat edilirse bağımsız savunmayı serbestçe diyor. Serbestçe kelimesi bağımsız olması gereken savunmanın hiçbir müdahale ile karşılaşmaması gerektiğini  açıkça ortaya koymaktadır. Savunmayı sınırlamak aslında bireylerin savunma hakkını da sınırlamaktır. Çünkü avukatlar bireylerin savunma haklarını somutlaştıran meslek üyeleridir.

Duruşma  avukatın bağımsız savunmayı serbestçe   yapması gereken  en önemli  fiziki mekandır. Hukuk Yargılamamızda “..yemin..” dışında  Ceza Yargılamamızda ise “yemin” ve “hüküm fıkrasının okunması anı”  dışında avukatların ayağa kalkma zorunluluğu yoktur.

Avukatlar bu istisnalar  dışında  duruşma esnasında bağımsız  ve serbest olması gereken savunmayı oturdukları yerde  gerçekleştirebilirler.  Yasalara aykırı olarak belirttiğimiz istisnalar dışında avukatların ayağa kalkmasını istemek, uyarmak, bu konuda aksini yapan avukat hakkında zabıt tutmak ya da bu hususu zapta geçmek  Usul  Yasalarımıza açıkça aykırıdır. Yargıçlar  Usul Yasalarına aykırı yargılama yapamazlar, daha da önemlisi yargıçların bu nitelikteki tutumları 1136 sayılı yasanın 1. maddesinde ifadesini bulan “… avukatların bağımsız savunmayı serbestçe yapmasını …” engellemektir. Bu engeller karşısında Baroların ve Başkanlarının sessiz kalması mümkün değildir.

Basma olarak nitelenen olayda genç bir meslektaşımız yargıcın ,  kendisine ayağa kalkması noktasında uyarıda bulunduğunu, buna hakkı olmadığını,  duruşma salonundaki meslektaşlar nezdinde küçük düşürüldüğünü  belirterek şikayetçi olduğunu ve gerekenin yapılmasını  bizzat tarafımdan talep etmiştir.

1136 sayılı  Avukatlık Yasasının  76. Maddesinde Barolara;

“  meslek düzenini…., ve saygınlığını savunmak ve korumak…”    

görevi verilmiştir. Baro Başkanı  da  Baroyu temsil eder. Şahsımın Baro Başkanı olarak bu maddedeki yetkiyi kullanması  usul ve yasaya uygundur. 

1136   sayılı Avukatlık Yasasının 97/6. Maddesinde ise Baro Başkanına  açıkça;

“…….. Meslek onuru ve bağımsızlığı ile ilgili  işlerde kanunlar ve meslek kurallarının gereğini her türlü organlara karşı savunmak ve bu konuda doğrudan doğruya veya dolayısıyla kendisini göreve zorlayan hususları yapmak…”

görevi verilmiştir.

Meslektaşımızın talebinin gereği bu açık düzenlemelere dayanılarak yapılmış ve asla yasa dışına çıkılmamıştır.  Buna o sırada  Mahkemede hazır bulunan en az 30 meslektaşımız da tanıktır. Mahkemenin o sırada görmekte olduğu duruşmanın bitmesi beklenmiş ve Hukuk Yargılamasında avukatların hangi hallerde ayakta durması gerektiğini düzenleyen kural  hatırlatılmıştır. Hiçbir şekilde  yargılamanın , duruşmaların geciktirilmesi , mahkemenin faaliyetinin engellenmesi durumu yoktur. O gün ilgili Mahkemede duruşmalar yapılmış ve bitmiştir.

Olayı bu kapsamdan çıkartarak farklı mecralara çekmek hukuk dışıdır. Eskişehir Adliyesinde daha önce olduğu gibi şimdi ve bundan sonra da avukatlar , hakimler ve savcılar  bir meslektaş dayanışması altında hep birlikte adaleti gerçekleştirmeye devam edeceklerdir.

Kamuoyuna saygıyla sunulur. 13.12.2012

Av.Rıza ÖZTEKİN

ESKİŞEHİR BAROSU BAŞKANI 

Web Tasarım | Eskişehir Web Tasarım