OHAL, "HUKUKSUZLUK HALİ" DEĞİLDİR.
1-Anayasal Düzeni yok etmek, seçilmiş bir Cumhurbaşkanını ve İktidarı devirmek amacıyla yapılan hiçbir girişimin kabul edilmesi mümkün değildir ve bu eylemleri yapanlarla "hukuk" içersinde sonuna kadar mücadele edilmelidir.
2-Fakat ne yazık ki gelinen aşamada, bu mücadelenin fırsata dönüştürüldüğü, OHAL KHK'leri aracılığı ile hukukun askıya alınıp rejimin temel değerlerinin yok edildiği, teokratik/totaliler/otoriter bir rejimin dayatıldığı görülmektedir. Maalesef OHAL, ARTIK, KALICI BİR HUKUKSUZLUK HALİNİ ALMIŞTIR ve OHAL'in gerekli kılmadığı konularda çıkarılan KHK'ler, KANUN HÜKMÜNDE DEĞİL KANUN ÜSTÜNDE HATTA ANAYASA ÜSTÜNDE hüküm ifade eder hale gelmiştir.
3-Yurttaşların avukatlar aracılığı ile kullandığı savunma hakkı fiilen zaten sıkıntılı iken OHAL KHK'leri adeta yok edilmiştir. Artık OHAL KHK'leri ile CMK'da avukatlar aleyhine kalıcı değişiklikler yapılmaktadır. Her zaman vurguladığımız gibi Avukatların savunduğu haklar kendilerine değil yurttaşlara aittir ve artık Ülkemiz'de savunma hakkı bitirilmiştir. SAVUNMA VE AVUKAT YOKSA ADALET YOKTUR.
4-Ülkemiz'de basın özgürlüğü, düşünceyi ifade etme özgürlüğü de bitirilmiştir. Hiç kimse ya da kuruluşun soruşturma ya da yargı bağışıklığı yoktur. Ama her şey hukuk sınırları içersinde olmalıdır. Bu anlamda Cumhuriyet gazetesine yapılan operasyonu, çoğu bir telefonla ifade vermeye gelecek yazarlarının gözaltına alınmasını anlamak mümkün değildir ve hukuk dışı bu uygulamanın sonuçlarının nereye gideceği de belli değildir.
5-Böyle bir ortamda çıkış yolu ve çare olarak (adeta sihirli bir formül gibi) "Başkanlık" + "Yeni Anayasa" gösterilmekte, aslında dayatılmaktadır. Yeni Anayasa + Başkanlık çok tehlikeli bir İllüzyon'dur. Muhtemelen yakında Referandumla Halk'ın önüne bir "Yeni Anayasa " paketi gelecektir ve içinde "Başkanlık" da olacaktır. Kabul edilirse Başkanlık Seçimleri yapılacak, yeni oluşumlar gündeme gelecek ve Parlamenter Sistem bitecektir.
6-Ama sorunlar bitmeyecektir... Sonra yeni bir İllüzyon yaratılacaktır. "Başkanlık federasyon olmadan yürümüyor, işte ABD orada federasyon var" deyip Federasyon bu sefer sihirli bir formül gibi sunulacak, algı operasyonu sürecektir.Başkanlık, Federasyon ve sonrası da maalesef Özerkliğe kadar gidecektir. Özerklikten sonrada Bölünme kendiliğinden gerçekleşecektir. Dolayısıyla BAŞKANLIK BÖLÜNMEYİ ENGELLEMEKTEN ZİYADE BÖLÜNMEYE YOL AÇABİLECEKTİR.
7-Başkanlık çözüm olamaz. Başkanlık geldiğinde bir anda (sihirli formül olarak görüldüğüne göre) örneğin, terör biter mi? işşizlik azalır mı? dolar 3.000-tl'nin altına iner mi? fetö örgütü ile daha iyi mi mücadele edilir? suriyeliler gider mi? canlı bombalar etkisiz hale getirilir mi? yargı bağımlılıktan kurtulur mu? savunma mesleği yani avukatlık güçlenir mi? hukuki güvenlik sağlanır mı? sokaktaki vatandaş artık "adalete güvenir mi? basın özgürlüğü sağlanır mı?" ekonomik kalkınma başlar mı? üretim çarkları çalışır mı? kişi başına gelir artar mı? yabancıya toprak satışı biter mi? tarım yok edilmekten kurtulur mu? yeşil alanlarımız/ormanlarımız/doğamız katledilmekten kurtulur mu? çocuklara karşı tecavüz/çocuk gelin olayı biter mi? aydın/Atatürkçü/aklı ve bilimi esas alan kinci ve dinci (dindar demiyoruz) olmayan nesiller yetiştirebilir miyiz? kadına karşı şiddet azalır mı? anti depresan kullanan sayısı azalır mı? mezhepçilik/sahte dincilik biter mi..?...?....?
8-Bu ve bunun gibi daha pek çok sorunun cevabını hepimiz biliyoruz... Bir kez olsun duygularımızla değil aklımızla hareket edelim... Çünkü akıl ve bilimle gidilmeyen yolun sonu karanlıktır.
9-Ülkeyi yönetenler çözüm ve çıkış olarak Başkanlık + Yeni Anayasa'yı gösterdiğine göre kronikleşen ve bir çoğunu yukarıda belirttiğimiz sorunları da kabul etmektedirler. Ama çözüm ve çıkış yolları hatalıdır. Uyarıyoruz... Hiç sihirli formül aramaya gerek yoktur. Çözüm, Cumhuriyeti kuran felsefeye, Atatürk İlke ve Devrimlerine, Anayasa'nın başlangıç bölümünde belirlenen ilkelere, Kuvvetler ayrılığına, Laik , Demokratik ve Sosyal Hukuk Devletine sahip çıkmak, yaşatmak ve güçlendirmek, Devleti hukukla, adaletle, akılla ve bilimle yönetmektir. Başka bir çözüm ve çıkış yolu yoktur.
Kamuoyuna Saygılarımızla.
Av.Rıza ÖZTEKİN
ESKİŞEHİR BAROSU BAŞKANI
